Popüler Yayınlar

3 Nisan 2013 Çarşamba

MARK ZUCKERBERG'İN HAVALI KAPİTALİZMİ

2 Nisan 2013


Siber âlem siyasi bir programa dönüşmekte. Facebook'tan Mark Zuckerberg bir “toplumsal refah grubuna” siyasetçilere toplumu nasıl düzenleyeceklerini söylesinler diye milyonlarca dolar yatırmakta.

Aslında grup bir lobi şirketi olarak çalışıyor, sadece adında lobi kelimesi yok. Zuckerberg, Silikon Vadisi için iyi olanın herkes için iyi olacağını varsayıyor.

Eğer çok fazla soru sormazsanız buna katılıp programını şaşırtıcı derecede liberal bulmak mümkün.

Tea Party'nin taleplerinin aksine Zuckerberg göçmenlik kontrollerinin rahatlamasını istiyor. Eğer parlak yabancı mühendisler Kaliforniya'ya taşınmak ve Zuckerberg için çalışmak istiyorlarsa Kongre'nin onları engellemesi için bir sebep bulamıyor.

Sadece Zuckerberg değil, Google'dan Eric Schmidt ve neredeyse her teknoloji yıldızı Kongre'nin girişimcileri ve genç profesyonellere kucak açması gerektiğini düşünüyor. Startup Act 2.0 adlı yeterli sermayeye sahip yabancıların Amerikalı çalıştırmalarına izin verecek yasayı destekliyorlar.

Amerikan kapitalizmi özellikle İngiltere'den bakıldığında çok havalı ve müşfik gözüküyor. Burada tüm partiler göçmenlerle ilgili en büyük yalanları söyleyip onları kaçırmak için en caydırıcı önlemleri önermekte birbirleriyle yarışıyorlar.

Facebook'un kurucusu Mark Zuckerberg
Yabancıların bizi ziyaret etmesine izin vererek dünyaya bir iyilik yaptığına ikna olmuş Britanya bir kuşatma zihniyetine geriledi. Düşüşte ve etrafa içerleyen bir ülke oluyoruz, üstelik düşüşte ve kırgın bir kıtanın kenarındayız.

Fakat bir yandan da insanların üçte ikisinin anketlerde sorulduğunda göçmenlerin sınırda durdurulmalarını istemelerinin arkasında makul nedenler var.

Liberaller göçün kültürle değil sadece iktisatla ilgili olduğunu düşünüyorlar. Britanya'nın son 20 yılda aldığı göçü alıp da hâlâ kolektif bir kimliği koruyabilecek çok az ülke olduğunu kabul etmiyorlar.

Zuckerberg'in vaat ettiği sınırları olmayan gelecek insanların çoğu için bir şey ifade etmiyor. Daha önceki teknolojik devrimlerin aksine web eski işleri yok ediyor fakat yeteri kadar yeni iş eklemiyorlar.

Bu tür şikâyetler genelde “Ludizm” olarak görülüyor. Fakat 19. yüzyıl Ludistleri orijinal sanayi devrimiyle ilgili yanıldılar diye onları takip edenlerin de yanılıyor olmaları gerekmez.

Aklı başında iktisatçılar otomatikleştirilmiş imalathanelerin fabrika işçilerinin yerine geçmesinden, Google'ın otomatik yazı ve çeviri hizmetlerinin sadece insanların yapabildiği işleri ellerinden almasından endişeleniyorlar.

İnsanlığın yeni teknolojileri fakirliği ve kol gücünün angaryasını azaltmak için kullanacağını umuyor olabilirsiniz. Fakat hiyerarşik ve eşitsiz düzenlenmiş Batılı toplumların şu andaki durumuna bakarsanız Zuckerberg ve çağdaşlarının zenginlerle geri kalanlar arasındaki baş döndürücü uçurumu artıracağından şüphelenebilirsiniz.

Mark Zuckerberg
Zuckerberg'in geleceği, birçok insanın içinde yaşayabileceği en azından konfor ve güvenlik bulabileceği bir gelecek değil.

Britanya'yı saran anti-liberal havanın bunun bir alternatifi olduğunu iddia etmiyorum. Kızgın ve küskün bir gelecek de arzu edilen bir gelecek değil.

Fakat Silikon Vadisi'nin havalı kapitalizmine alternatif olmaması mevcut durumumuzun derinliğini gösteriyor. Krizden beri ekonomiyi yeniden ayarlamanın ve toplumu yeniden düzenlemenin gerektiğinin farkındayız.

Bunu hepimiz binlerce kez duyduk. Sorun şu ki nasıl yapacağımızı bilmiyoruz.

*The Guardian'da (31 Mart 2013) yayımlanan makale kısaltılarak tercüme edilmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder