1 Ekim 2012 Perşembe
Ediz TOKABAŞ
Z kuşağı
bizim Milenyum gençliğini de içine alan 1995 sonrası doğan gençlerimiz. En
büyüğü 17 yaşında.
Ancak yaşlarına rağmen diğer 3 kuşağı cebinden çıkaracak cinsten.
Z kuşağı Y'lerden farklı olarak yeryüzüne gelmiş en bağlantılı(Connected) kuşak.
Onlarla iletişim kurmak zor, anlaşmak zor, sorularına cevap vermek ise çok daha zor!
Ancak yaşlarına rağmen diğer 3 kuşağı cebinden çıkaracak cinsten.
Z kuşağı Y'lerden farklı olarak yeryüzüne gelmiş en bağlantılı(Connected) kuşak.
Onlarla iletişim kurmak zor, anlaşmak zor, sorularına cevap vermek ise çok daha zor!
Neden Z adını
verdiklerini sorabilirsiniz. Bazı araştırmacılar bu kuşağın son kuşak olarak
niteliyorlar. Bazıları ise Z kuşağı sonrası yeni bir kuşak tanımladılar ve Alfa kuşağıdiye adlandırdılar.
Dünya
nüfusunun %18’ini oluşturan ve bu kuşak aynı zamanda dijital nesil olarak ya da sessiz
kuşak olarak adlandırılıyor.
Bu kuşağı önceki kuşaklardan farklı kılan temel özellik internet teknolojisinin içine doğmuş olmaları. Kaset, teyp, plak onlara çok uzak. Nerdeyse CD bile onlar için demode kaldı.
E-posta ile haberleşmeyi unuttular ( mektup, faks onlardan bahsetmiyorum bile.) Varları yokları sosyal medya araçları ve mecraları.
Ben onları teknoloji bağımlısı olarak görmüyorum çünkü internet ve yeni teknolojiler onlar için bir hayat standardı. Benim de yer aldığım Y kuşağının son üyeleri için de bu böyle.
Radyo icat edildiğinde nasıl ki uzun yıllar boyunca haber, müzik, eğlence kaynağı ve hayattan bir parça olarak yer aldıysa. İnternet de bu yeni kuşaklar için öyle.
Haber, müzik, eğitim, iletişim ve profesyonel iş hayatının kalemi defteri gibi düşünebiliriz.
Bu kuşağı önceki kuşaklardan farklı kılan temel özellik internet teknolojisinin içine doğmuş olmaları. Kaset, teyp, plak onlara çok uzak. Nerdeyse CD bile onlar için demode kaldı.
E-posta ile haberleşmeyi unuttular ( mektup, faks onlardan bahsetmiyorum bile.) Varları yokları sosyal medya araçları ve mecraları.
Ben onları teknoloji bağımlısı olarak görmüyorum çünkü internet ve yeni teknolojiler onlar için bir hayat standardı. Benim de yer aldığım Y kuşağının son üyeleri için de bu böyle.
Radyo icat edildiğinde nasıl ki uzun yıllar boyunca haber, müzik, eğlence kaynağı ve hayattan bir parça olarak yer aldıysa. İnternet de bu yeni kuşaklar için öyle.
Haber, müzik, eğitim, iletişim ve profesyonel iş hayatının kalemi defteri gibi düşünebiliriz.
Z kuşağının özellikleri
Ø Ailelerinin
korumacı bir yapısı var.
Ø E-posta diye bir iletişim aracını tanımıyorlar.
Ø Sosyal mecralar, mobil teknolojilerle iletişim kurmayı tercih ediyorlar.
Ø Daha eğitimliler. (Sivil toplum faaliyetleri ve medya desteği ile sosyo kültürel gerçeklikten bağımsız olarak daha bilinçli aileler, TV programları, çocuk belgeselleri, eğitici çizgi filmler, öğretici oyuncaklar)
Ø Bireysel ve bağımsızlar.
Ø Özgüvenleri sayesinde daha rahat ve açık iletişim kurabiliyorlar.
Ø Kendi istek ve hedeflerinin farkındalar.
Ø Hedefleri doğrultusunda yaşıyorlar.
Ø Hayatta her şeyin mümkün olduğunu düşünüyorlar.
Ø Çevrelerinde ve dünyada olan gelişmelerin farkındalar.
Z kuşağı için öğrenmek, paylaşmak, üretmek doğal bir gelişme. Sağlık konusunda araştırma ve çalışmalar yapan kuruluş Kaiser Family Foundation’ın ABD’de 2004 yılında yaptığı bir araştırmada Z kuşağı ile ilgili şu bulgulara yer veriliyor:
Ø Bir anda birçok şey ile uğraşabiliyorlar.
Ø Yeni teknolojilerle geçirdikleri vakit kadar geleneksel medya ile de vakit geçiriyorlar. Yani birini seçmeleri diğerinden vazgeçmeleri anlamına gelmiyor.
Ø 8-18 yaş arası çocukların yüzde 73’ü günde en az 43 dakikalarını okuyarak geçiriyor.
Z Kuşağı’nın Yüzde 96’sı TV İzliyor
Ipsos KMG Medya Araştırmaları’nın araştırmasına göre:
Ø Türkiye’de 6.2 milyon online çocuk var.
Ø Online aktivitelerde çocukların %77’sinin oyun oynuyor, %66’sının ders çalışıyor, %47’si sosyal paylaşımda bulunuyor, %29’u müzik dinliyor.
Ø Çocukların %96’sı TV izliyor.
Ø %68’nin içinde animasyon/karakter olan reklamları seviyor.
Ø %77’sinin gördükleri TV reklamlarından etkileniyor ve 8-14 yaş arası çocukların %22’sinin hayran olduğu ünlünün ürünlerini tercih ediyor.
Markalar ne yapmalı?
Geleceğe uzanan bir marka kurgusu için bir başka kuşak daha göz ardı
edilmemeli. Z kuşağı denilen, bugün 0-10 yaş arasında olan yeni bir neslin
tüketim kararlarındaki etkilerinin boylarından büyük olduğundan emin
olabilirsiniz.
Ailelerin satın alma kararlarında çoğu zaman çocukları aktif rol oynuyor. Üstelik sadece satın alma kararlarında değil satın alma süreleri ve miktarlarında da.
Çocukların bu etkisini gören bazı şirketler çocuk mağazası olamamalarına rağmen ebeveynleri alışveriş yaparken onları bölmemeleri için çocuk eğlence alanları kuruyor.
Kesinlikle satın alma kararlarını ebeveynlerin verdiğini fakat markaların iletişimde çocuklara seslendiğini artık bariz bir hal aldı.
Böylelikle çocukların marka savunucuları duruma geldi. Örneğin çocukların bu günlerde en fazla istediği şeylerin başında Ipad geliyor.
Ailelerin satın alma kararlarında çoğu zaman çocukları aktif rol oynuyor. Üstelik sadece satın alma kararlarında değil satın alma süreleri ve miktarlarında da.
Çocukların bu etkisini gören bazı şirketler çocuk mağazası olamamalarına rağmen ebeveynleri alışveriş yaparken onları bölmemeleri için çocuk eğlence alanları kuruyor.
Kesinlikle satın alma kararlarını ebeveynlerin verdiğini fakat markaların iletişimde çocuklara seslendiğini artık bariz bir hal aldı.
Böylelikle çocukların marka savunucuları duruma geldi. Örneğin çocukların bu günlerde en fazla istediği şeylerin başında Ipad geliyor.
Çocuklar hediye olarak iPad istiyor
ABD’li araştırma şirketi Grail Research’ün geçtiğimiz yıl Kasım
ayında yaptığı araştırma, Z kuşağı hakkında fikir veriyor.
Dijital yerliler olarak da bilinen bu nesille çalışacak şirketlerin yeni teknolojiyi çok iyi kullanmaları gerekiyor. Araştırmaya göre:
Dijital yerliler olarak da bilinen bu nesille çalışacak şirketlerin yeni teknolojiyi çok iyi kullanmaları gerekiyor. Araştırmaya göre:
Ø
Amerika’daki 6-12 yaş
arası çocukların yüzde 31’i yılbaşı hediyesi olarak iPad istemiş.
Ø 12 yaşındaki kızların yüzde 20’si online alışveriş sitelerinde geziyor.
Ø Cep telefonu kullanım yaşı ise her sene düşüyor. 12 yaşındaki kızların yüzde 65’inde, 13-15 yaşındaki kızların ise yüzde 79’unda cep telefonu var.
Ø Gençlerin yüzde 46’sı televizyonda ne izleyeceklerine sosyal ağlardaki öneriler üzerine karar veriyor.
Ø Çocuklar, gençler cep telefonu, bilgisayar veya sosyal ağlara bağlanabilen benzer cihazlardan uzak tutulduğunda üzülüyorlar.
Çocuğu Hedefleyen Markalar Çocukları Kazandı
Tipeez.com’da yayınlanan çocuklar ve tercih ettikleri markalar ile ilgili
istatistikler:
Ø Çocukların %43.26’sı Iphone kullanmayı tercih ediyor.
Ø %38.92’sinin favori marka otomobilleri Toyota.
Ø %34.60’ı müstakil evde yaşamak istiyor.
Ø %58.48’i THY ile uçmak istiyor.
Ø %51.06’sı uzun zamandır kişisel bakım ürünü kullanıyor.
Ø %55.39’u odasını Çilek Mobilya’dan döşemek istiyor.
Ø %32.12’si İş Bankası’nı tercih ediyor.
Ø %49.16’sı en etkili sabun olarak Protex’i tercih ediyor.
Ø %40.09’u internette en çok oyun oynayarak zaman geçiriyor.
Ø %59.01’i bir sonraki karne hediyesi olarak Tablet istiyor.
Ø %43.72’si boş zamanını internete girerek değerlendiriyor.
Rekabet Dolu İş Yaşamı
İş yaşamında onları
ciddi bir rekabetin beklemesinin yanı sıra bugün eğitimini aldıkları konuların
birçoğu, yarın iş yaşamına atıldıklarına ya şekil değiştirmiş ya da yok olmuş
olacak.
Da Vinci Enstitüsü’nün yaptığı araştırmaya göre 2030 yılında 2 milyon meslek yok olmuş olacak. Yani bugünkü mesleklerin yüzde 50’si. O halde başta Y kuşağının ardından da bir numaralı rakibimiz Z kuşağının iş dünyası oldukça çekişmeli olacak.
Da Vinci Enstitüsü’nün yaptığı araştırmaya göre 2030 yılında 2 milyon meslek yok olmuş olacak. Yani bugünkü mesleklerin yüzde 50’si. O halde başta Y kuşağının ardından da bir numaralı rakibimiz Z kuşağının iş dünyası oldukça çekişmeli olacak.
Ediz TOKABAŞ
Faydalandığım
Kaynaklar
Zeynep Mengi ,Hürriyet
İK
Kaiser
Family Foundation
Ipsos
KMG Medya Araştırmaları “Türkiye’de çocukların medya tüketimleri ve yaşam
tarzları”
Grail Research
Tipeez.com
Kigem.com “Çekilin Yoldan Z Kuşağı Geliyor”
http://ediztokabas.blogspot.com/2012/10/zehir-gibi-bir-kusak-geliyor.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder